Bu geceyi Ankara Perşembe Akşamı Bisiklet Grubundan Ankara Gazi Üniversitesi Elektrik Öğretmenliği bölümü öğrencisi Şerdan kardeşimin evinde geçirdim. Sabah saat 08:10'da Şerdan kardeşim, "abi kahvaltı hazır" diyerek uyandırdı beni. Gece saat 03:30 a kadar bena rapor oluşturma konusunda yardımcı olup uykusuz kalmış olmasına rağmen, sabah erkenden uyanıp kahvaltı hazırlamış. Kahvaltı da, öğrenci sofralarının vazgeçilmez yemeği menemen, incir reçeli, zeytin, peynir, ve taze sebzeler var. Bu lezzetli kahvaltının ardından, TBMM'ne gitmek üzere Şerdan ile birilkte evden ayrılıyoruz.7167-82
TBMM'nin önünde inanılmaz bir yoğunluk var, bugün TBMM'nin açılış günü. Ve Kabinedeki bütün bakanlar, milletvekillleri açılıştalar. Açılışın bitmesi ise akşamı bulur diyorlar, akşama kadar beklemek ciddi bir zaman kaybı olur, o kadar beklemek için zamanım yok, Şerdanla da vedalaşıp buradan ayrılıyorum. 83-91
Daha önce konuştuğumu üzere TRT ekibiyle buluşmak üzere, kızılay'da bulunan Milli Kütüphane önüne doğru gidiyorum. Ulaştığımda, milli kütüphanenin hemen bitişiğinde TEİAŞ ta çalışan Murat SAVSA abimi arıyorum. "Hemen geliyorum yusufcuğum" diyor. TRT ekibi ve Murat abiyle birlikte çekim yapacağımız yere doğru ilerliyoruz. Çevrilen tempolu pedalların ardından çekim alanındayız. Ekiple birlikte çekim çalışmalarına başlıyoruz. Muhabir Ayla ERGEÇ, 2. Muhabir Burak ÜNLÜ ve kameraman Mustafa İSPİR'in sıcak kanlılığı sayesinde 1 saatin nasıl geçtiğinin farkına bile varmıyoruz. 7192-7265
Vakit öğleyi buluyor, Murat abi ve arkadaşı (isminizi unuttum, çok özür diliyorum) ile birlikte yemeğe geçiyoruz. Murat SAVSA bisikletçi dostlarımdan bir tanesi. Kendisi 63 yaşındaki ihtiyar delikanlı Yılmaz abinin “maaşını aldınmı len, hadi bakayım gel benimle” deyip bisikletçiye götürmesiyle götürüp, zorla bir bisiklet aldırması ile başlamış. Bisikleti hayatına sokmadan önce 122 kilo iken şu anda 108 kilo civarında. Şimdi Yılmaz abiye çok dua ediyorum. Kilolarımla birlikte birçok sıkıntım ortadan kayboldu. Şu anda hem sağlıklı, hem de huzurluyum diyor. 7266-7270
Yemek yediğimiz yer Ankara Balgatta, son derece semtin çok tercih edilen mekanlarından bir tanesi. Ayrıca bu lokantada yemekten sonra irmik tatlısı ikramı yapılıyor.İrmik tatlısının lezzeti de tıpkı yemekler gibi harika. İşyeri sahibi Bayram EKEN ile kısa bir sohbetten sonra ayrılıyoruz. 71
Murat abi lokantadan ayrılırken su çantamı doldurup, bir avuç ta çikolata vererek beni yolcu ediyor. Murat abi birlikte olmak günün en güzel yanlarından biriydi. Kendisine ilgisi için teşekkür ediyor, bir avcı ya söylenecek en güzel sözü söylüyorum. Rats gele abi. Kendisini Yaban TV de izleyebilir, muratsavsa@gmail.com internet sitesinden kendisi ve avları ile ilgili bilgi edinebilirsiniz.72-90
Konu gençlik, spor, sağlık ile ilgili olunca Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğüne de uğruyorum.Sayın Genel Müdürümüz proğramı gereği başka bir yerde, Genel Müdür yardımcıları Mehmet Ali BABACAN ile Yaşar Kaptan BAŞARAN beni kabul ediyorlar. Uzun uzun sohbet ediyoruz. Sohbetimiz uzadıkça bulundukları makama ne kadar da yakışan insanlar olduğunu görüyorum. Sayın BAŞARAN Gençlik ve Spor Müdürlüğünün görme engellilere yönelik düzenlemiş olduğu bir kampta bu gençlerle birlikte olduğunu ve burada çok duygulandığını belirtiyor. Ve bunu anlatırken bir kez daha duygulanıyor. Gençlik Spor Genel Müdürlüğünün komuta kademesinde gençleri kendi çocukları gibi gören, onların sorunlarına yönelik çözümler üretmek için kafa yoran insanların bulunması ne güzel. Bana sıkıntılarımı soruyor sayın Genel Müdür Yardımcısı “benim kişisel hiçbir beklentim yok, eğer bir gün bu konuda size söz düşerse lütfen ülkemizde bisiklet yol ağının genişletilmesi konusunu dile getirin” diyorum. Odadan ayrılırken, sayın genel müdür yardımcımız bana bir tişört hediye ediyor. Gençlik Spor Genel Müdürlüğünün rozetini yakama takarken “ Sende bizim sporcumuzsun, azmin ve bu konudaki duyarlılığından dolayı seni tebrik ediyor, milli sporcularımıza taktığımız bu rozeti sana gururla takıyorum” diyor. Her iki genel müdür yardımcıma da şükranlarımı iletiyor, değerli vakitlerini ayırdıkları için teşekkür ediyorum.90-7302
Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünden ayrıldıktan sonra hiç durmadan pedal basıyorum. Az eğimli ve kısmi yokuşlar bulunsa da yollar genel olarak düz ve inişlerden oluşuyor. 7304-09
Ankara’dan çıkışım öğle sonunu bulunca Kırıkkale’ye hava kararmadan ulaşabilmek için tempolu bir şekilde pedallıyorum. Bu tempo beni biraz yoruyor, yolumun yaklaşık 30. km sinde Petta Petrol Uspet Benzin istasyonunda biraz duruyorum. İstasyon Müdürü Volkan Gürkan YAZGAN tam bir doğa, hayvan ve insan dostu. Batmanlı bu arkadaşımız tam bir Türkiye ve ötesinde Bolu aşığı. “Batmanlısınız, Bolu’yu neden bu kadar çok seviyorsunuz” diyorum. Bolu benim için aşk diyor, ben sevmenin ötesinde Bolu’ya aşığım diyor. Volkan bey çok iyi bir hayvan dostu. Kendilerine ait başka bir benzin istasyonunda Kaplan, tavuzkuşu ve farklı birsürü hayvan besliyorlar. “Hayvanları sevmeyen, insanı da sevemez” diyor.12-15
Bir müddet gittikten sonra hava kararmaya, karnım ise acıkmaya başlıyor. Yolun sağ yanında Elmadağ-Kayadibi kamyoncu lokantası var. Ama böyle bir şey olamaz, lokanta o kadar kalabalık ki, yaklaşık yaklaşık 20 garson dışarıda ve içeride insanlara yemek ve çay yetiştirmekte yetersiz kalıyor. Masalar dolu olduğu için kendime yer bakınıyorum, orada yemek yiyen iki kişiden bir tanesi “buyur gardaş gel şöyle otur” diyerek masalarına davet ediyor. Volkan ÜNAL ve Bülent YIKILMAZ isimli bu genç kamyoncu arkadaşlarla yemek boyunca sohbet ediyoruz. Bülent çok matrak, anlatımları ve değişik şivesiyle bizi bol bol güldürüyor. 16-19
Buradan sonra yol sürekli iniş,ancak yol çalışmasından dolayı tek şerit çalışıyor, havanın kararmasıyla da bu yolda ilerlemek hayli zor ve tehlikeli oluyor. Artık konaklamak için uygun bir yer arayışıyla ilerliyorum. Şehrin girişine yakın bir noktada Uspet Petrol istasyonu yeni yapılmış, burasının uygun olacağını düşünüyor ve buraya giriyorum. Metin BAŞKARA istasyon çalışanlarına “arkadaşımıza yardımcı olun, banyosunu yapsın” diyor. Banyomu yaptıktan sonra hemen rapor yazmak için hazırlıklarıma başlıyorum. Metin bey sağolsun bana rahat çalışma ortamı oluşturmak adına kendi odasını veriyor. “gerek yok burada çalışmamı yapabilirim” desemde ısrarcı.Metin beyin çok güzel bir ailesi ve çok tatlı iki oğlu var. Oğulları Can ve Muhammet ile kısa sürede kaynaşıyoruz.7322-7332
Bu günün raporunu saat:02:43 itibariyle tamamlayarak istirahate çekiliyorum. Raporumun sonuna birkaç not ekleme ihtiyacı duydum. Bu notlar şöyle.
Hem mesafe olarak, hem de manevi olarak en yakın aile dostumuz olan Mehmet Ali KESKİN ve Ayşe KESKİN’in sağlıklı ve nur topu gibi bir oğulları olduğunu sevinçle öğrenmiş bulunuyorum. Melih Kutay ve Süleyman Kağan’a bir kardeş daha geldi. Bebişimize sağlıklı, uzun ömürler diliyor, KESKİN ailesine bir kez daha hayırlı olsun dileklerimi iletiyorum.
Raporlarımı her gün takip edip, babasına “baba Yusuf amcamı bir ara bakalım ne yapıyormuş” diye her akşam Salih ÜNAL’a baskı uygulayan, evin afacan oğlu Mert ÜNAL’a beni hiç unutmadığı ve merak ettiği için teşekkür ediyorum.
Ve en büyük teşekkür, adeta yardım masası gibi çalışan İlyas ŞİMŞEK abime… Sevgili dostlar belki siz raporları çok hızlı bir şekilde okuyabiliyorsunuz ancak raporları oluşturmak sanıldığından çok daha zor ve yorucu. Buna bir de internet kaynaklı, yada tur raporlarımı sizlerle paylaştığım blog sayfama ilişkin teknik sorunlar eklenince bazen çok can sıkıcı bir hal alabiliyor. İşte tam da bu noktada İlyas ŞİMŞEK abim her defasında yardımıma koşuyor. Örneğin dünün raporlarına fotoğrafları ekleyememiştim hatırlarsanız. Fotoğrafları eklemek için aslında çok uğraştım ama sistem sorun çıktı ve yüklemeyi bir türlü yapamadım. İlyas abi bu sorunu çözümlemek için sağolsun saatlerce uğraştı, farklı farklı yöntemler denedi ve sorunu giderdikten sonra da yüklemeleri de kendisi yaptı. Ben bugünün rapor metnini de oluşturup İlyas abiye devrediyorum. Bu gün yine fotoğraf işlerini o halledecek. Kendisi bunu yaparak hem size raporlarımı ulaştırmama katkı sağlamış oluyor, hem de fotoğrafları bizzat kendisi yükleyerek en az 1 saat fazla uyku uyumama vesile oluyor. Bu nedenle kendisine bir kez daha ve sonsuz teşekkür ediyorum.
Başkent temasların amacına ve sloganına yakışır olmuş.İşte bu diyorum.
YanıtlaSil